V. Ulusal Yönetim ve Organizasyon Kongresi, Ankara, Türkiye, 29 - 31 Mayıs 1997, (Yayınlanmadı)
Günümüzde “zaman” ve “zaman yönetimi” özellikle işletmecilik alanında en
çok sözü edilen kavramlar arasındadır. Toplumun her kesiminden birçok kişi, işleri
yetiştirememekten şikayet etmekte ve daha fazla zamana ihtiyaçları olduklarını
belirtmektedirler. Gerçekten bu kişilerin daha mı çok zamana ihtiyaçları var yoksa bu
kişiler işlerini yaparken zamanlarını yeterince etkin kullanmıyorlar mı?
Zaman hiçbir ayırım yapmadan her meslekten bireyler üzerinde baskı yapan ve
denetlenmeyen en değerli evrensel bir kaynaktır (McKenzie, 1989, s.14; Eren, 1993,
s.95). Geçen zamanın yerine yenisini getirmek mümkün değildir. Bu nedenle, çalışma
hayatında başarılı olmak için zaman kaynağını kullanmada uyulması gereken bazı
hususlar vardır. Yönetim dilinde bu konu zaman yönetimi olarak işlenmektedir. Zaman
yönetimi, amaçlara ulaşmak, yapılan işleri kontrol etmek, kişinin kendi motivasyonunu
geliştirmek açısından önemli görülen bir kişisel performansı geliştirme tekniğidir
(Arkış, 1996, s.43). Zaman yönetiminde sorun, zamanın kısalığı ya da yapılacak işlerin
sayısının fazlalığı nedeniyle kişilerin daha çok zamana ihtiyaçları olmasından
kaynaklanmaktadır (PDR, 1990). Başka bir ifadeyle, sorun zamanın kendisinde değil,
kişilerin mevcut zamanı nasıl kullandıklarında, bu zamanda neler yaptıklarındadır.