Güncel Yönetim ve Organizasyon Yaklaşımları, Özyılmaz,Adnan; Ölçer,Ferit, Editör, Seçkin Yayıncılık, Ankara, ss.429-508, 2008
Küreselleşen dünyada 1990’lardan sonra özellikle ulusal ve uluslararası çevrede ticari ve endüstriyel rekabet artışı ile birlikte, ekonomik, yönetimsel, fınansal ve hızlı teknolojik değişimler- yaşanmaktadır.. İşletmeler, ekonomik belirsizlikler, artan rekabet ortamı ve değişen teknolojik koşullar içerisinde varlıklarını sürdürebilmek ve gelişen iç ve dış çevresel şartlara göre kaynaklarını rasyonel olarak kullanabilmek için yeni stratejik alternatiflere yönelmektedirler (Öztürk ve Tengilimioğlu, 2006:35). Bu stratejik alternatiflerin başında küçülme (downsizing) stratejisi gelmektedir. 1980’lerin ortalarına kadar, küçülme örgütsel verimliliği iyileştirme rotası olarak tercih edilmiştir. Örgütsel performans ve değişim arasındaki ilişki üzerinde duran temel varsayımlardaki değişimler, yeni fikirlerin ortaya çıkmasına ve 1980’lerin sonlarında küçülme kavramının popüler olmasına yardım etmiştir. Bu yeni fikirler şunlardır (Williams, 2004:369): 1) Daha küçük daha iyidir, 2) küçülme ve büyüme uygulamaları doğaldır ve firmanın yaşam döngüsü sürecinde gerekli olan olgulardır, 3) çatışma ve uyumsuzluk örgütsel etkililiği vurgularken, “gaip olma anlayışlarının tehlikelerini minimize etmeye yardımcı olur, 4) yoğun birleştirmeler ve işsizlik olmaması (non-redundancy) uyum sağlamanın ve esnekliğin özellikleridir.