Keşiflerden İklim Değişimine Uluslararası İlişkilerde Arktik


Dal A. (Editor), Ayaydın E. (Editor)

İstanbul Bilgi Üniversitesi, İstanbul, 2024

  • Publication Type: Book / Research Book
  • Publication Date: 2024
  • Publisher: İstanbul Bilgi Üniversitesi
  • City: İstanbul
  • Hatay Mustafa Kemal University Affiliated: Yes

Abstract

Son yıllarda Arktik bölgesine yönelik artan ilginin birçok sebebi bulunmaktadır. 2004'te yayımlanan Arctic Climate Impact Assessment in [Arktik İklim Etki Değerlendirmesi) kapsamlı bilimsel açıklamasında da belirtildiği gibi, Arktik bölgesi küresel ortalamanın yaklaşık üç katı ısınmaktadır. Bu durum sadece bölgenin çevresini ve insan topluluklarını dönüştürmekle kalmıyor, ayı zamanda küresel sonuçlar da ortaya çıkarıyor. Örneğin, Grönland buz tabakasının erimesi tüm dünyada deniz seviyelerini yükseltiyor ve eriyen permafrosttan yayılan metan gazı küresel iklim değişiklini hızlandırıyor. Deniz buzunun erimesiyle birlikte daha az mesafe avantajı sunan deniz yollarının ve bölgede yoğun miktarda olduğu öngörülen hidrokarbonların kullanılması gibi, daha önce erişilemeyen deniz alanlarından yararlanmaya yönelik ilgi de artıyor. Tüm bu değişiklikler, aynı zamanda özellikle bölgenin Büyük Güçleri olan Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Rusya Federasyonu ve son zamanlarda Çin gibi ana aktörler arasındaki jeopolitik rekabete ilişkin endişelerin artmasına da neden oldu. Bu nedenlerle birlikte, Arktik bölgesinde bilimsel faaliyetler de gittikçe artmaktadır. Bölgenin büyük ölçüde değişen ekosistemi ve insan toplulukları göz önüne alındığında, genel olarak doğa bilimleri ve sosyal bilimler Arktik araştırmalarıyla ilgilenmeye başlamıştır.

Bölgeye yönelik tüm bu ilgi, bölgenin hâkim hükümetler arası foru-mu olan Arktik Konseyi'nin işleyişinde de gözlemlenebilir. Konsey hem beşi İskandinav ülkesi olmak üzere sekiz devleti (yani ABD, Danimarka, Finlandiya, İsveç, İzlanda, Kanada, Norveç ve Rusya Federasyonu'nu) hem de bol-genin Yerli halklarını içermektedir. Yerli halkların örgütleri, bu hükümetler arası forumda daimi katılımcı olarak benzersiz bir konuma sahiptir. Bu katılımcılar, ulus-devlet temsilcileriyle aynı masada oturur ve üye devletler tarafından herhangi bir karar verilmeden önce kendilerine danışılması gerekir.