35 LİK TUĞLA 35 Madde Kapsamındaki Araştırma Görevlilerinin Sorunlarının Tespiti ve Çözüm Önerileri


Creative Commons License

Reyhanoğlu M.

Eğitim Zil ve Teneffüs: Eleştirel Pedagoji Dergisi, cilt.1, sa.6, ss.16-24, 2006 (Hakemsiz Dergi)

Özet

Bilgi üretim merkezleri olarak üniversitelerin temel amacı, meslek adamı yetiştirmek ve araştırma yapmaktır. Bu amacın gerçekleştirilmesi, doğal olarak öğretim elemanı aracılığıyla olmaktadır. Öğretim elamanın yetiştirilmesi ise, akademik çevre içinde birkaç farklı yolla yapılmaktadır. Bu yollardan biri de, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunun çerçevesinde 35. maddeyle düzenlenmiştir.

35. madde uygulaması, öğretim elemanı ihtiyacı olan bir üniversitenin, kadrosuna aldığı öğretim elemanını yetiştirilmek üzere, kadrosu ile birlikte eğitim göreceği merkezi bir üniversiteye göndermesi, eğitim sürecini tamamlayıp yetişinceye kadar merkezi üniversitede bulunmasıdır. Günümüzde hem üniversite, hem de öğrenci sayısındaki artış nedeniyle, üniversitelerin kadrosunda öğretim üyesi açığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, merkezi üniversitelere yetiştirilmek üzere gönderilen öğretim elemanlarının sayısı da artmıştır. 35. madde çerçevesinde merkezi üniversitelere gönderilen araştırma görevlilerinin sayısındaki bu artışla birlikte de, merkez üniversitelerinde hukuki, idari, akademik ve iletişime dayanan sorunlar gündeme gelmeye başlamıştır.

Bu çalışma, Yüksek Öğretim Kanunu’nun (YÖK) 35. maddesi uyarınca bir üniversite için öğretim üyesi yetiştirilmesi amacıyla başka bir üniversitenin enstitü kadrosuna atanıp fakültelerde görevlendirilen araştırma görevlilerini kapsamaktadır. Çalışma, bu kapsam genelinden, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) özeline doğru kaymaktadır. Çalışmanın ana sorunsalı, belirtilen araştırma görevlilerinin; idari, hukuki, eğitim, diyalog, mekân ve dolayısıyla akademik açıdan yetişme bağlamlarında sorunlarının tespiti ve çözüm önerilerini içermektedir. Bu haliyle çalışma, ‘güdümlü’ (siyasa) bir araştırmadır.

Çalışmanın ana hedefi; söz konusu araştırma görevlilerinin sorunlarının, ilgili kişilerce bilinmesini sağlamaktır. Bu kapsamda idarecilerin, ilgili öğretim üyelerinin, diğer öğretim elemanlarının ve söz konusu araştırma görevlilerinin konuya dikkatleri çekilerek, bir ‘kamuoyu’ yaratılması hedeflenmiştir. Böylece söz konusu araştırma görevlilerinin de ‘bu fakültelerin bir elemanı olduklarının’ belirtilmesi ve örgütsel ve akademik kültür bağlamında bunun algılanmasının sağlanmasıdır. Ayrıca sorunların tespiti ve bunun üzerinden yapılacak çözüm önerleri sayesinde, şu anda merkezi üniversitelerde bulunan ve gelecekte de görevlerini devam ettirecek olan ilgili araştırma görevlilerinin sorunlarının çözümüne bir nebze de olsa katkı sağlamaktır.