Adana, Hatay Ve Osmaniye İllerinde Yeni Bir Zararlı Tür Olan Güz Tırtılı, Spodoptera frugiperda (Je Smith, 1797) (Lepidoptera: Noctuidae)’nin Mısır Üretim Alanlarında Yaygınlığı, Zarar Durumu, Doğal Düşmanları Ve Bazı Bitki Koruma Ürünlerinin Zararlı Üzerinde Biyolojik Etkilerinin Araştırılması


Ulaşlı B., Pehlivan S.(Yürütücü), Kaya K., Karaca M. M., Karut K., Atakan E.

TÜBİTAK Projesi, 2023 - 2026

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Başlama Tarihi: Kasım 2023
  • Bitiş Tarihi: Haziran 2026

Proje Özeti

Proje Özeti

Kökeni Orta Amerika mısır bitkisi (Zea mays L.) dünyada en fazla yetiştirilen tarım ürünlerinin başında gelmektedir. Dünya genelinde yıllık mısır üretimi 1.2 milyar ton iken, Türkiye’de bu üretim yıllık 6.5 milyon ton civarındadır. Yapılan bu üretimin yanında, bölgemizde mısırkurtları olarak bilinen Chilo partellus Swinhooe, Ostrinia nubilalis Hübner (Lepidoptera: Crambidae) ve Sesamia nonagrioides Lefebvre (Lepidoptera: Noctuidae) türleri, mısırda ekonomik kayıplara neden olmaktadırlar. Bu zararlılara ülkemizde ilk kez 2022 yılında Adana’da mısır tarlalarında saptanan Güz tırtılı, Spodoptera frugiperda (J.E. Smith, 1797) (Lepidoptera: Noctuidae)’de eklenmiştir. Spodoptera frugiperda, tropikal ve subtropikal Amerika bölgelerine özgü yüksek tahrip gücüne sahip istilacı bir zararlıdır ve son 6 yılda dünya genelinde 100’den fazla ülkeye hızla yayılmıştır. Polifag bir zararlı olmasına rağmen en çok tercih ettiği bitkiler arasında mısır ilk sırada yer almaktadır. Dişiler yumurtalarını mısır bitkilerinin alt yapraklarının üstüne 100-300’lük kümeler halinde bırakırlar. Yumurtadan çıkan genç larvalar başlangıçta bir taraftan yaprak dokusunu tüketerek yaprak üzerinde şeffaf beslenme alanları ortaya çıkarırlar. İkinci ve üçüncü larva döneminden itibaren ise yapraklarda delikler açarak yaprak kenarından içeriye doğru yiyerek beslenirler. Olgun larvalar ise büyüme konisini keserek bitkilerin gelişimini durdururlar. Larvalar ayrıca generatif organlarda beslenerek de doğrudan verim kaybına sebep olurlar. Dünyada özellikle gelişmekte olan ülkelerde S. frugiperda’nın mısırda %73’e varan ekonomik kayıplara sebep olduğu bildirilmiştir. Bu zararlının Amerika Birleşik Devletleri’nin güneyinde ve Atlantik kıyılarında yıllık olarak yaklaşık 500 milyon dolarlık ekonomik kayba neden olduğu saptanmıştır. Ayrıca, 2016 yılından sonra hızla yayıldığı Afrika ülkelerinde yıllık 9.4 milyar dolarlık verim kaybına neden olduğu da rapor edilmiştir. Dünya genelinde S. frugiperda’nın mücadelesinde en çok kullanılan yöntemlerin başında kimyasal mücadele gelmektedir. Bu zararlı ile mücadelede karbamatlılar, piretroidler, neonikotinoidler, spinosinler, diamidler ve avermektinler grubuna dâhil birçok insektisit yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Fakat Amerika kıtasında ve yeni yayılım gösterdiği bazı ülkelerde yoğun insektisit kullanımının sonucunda direnç problemleri ortaya çıkmaya başlamıştır. Spodoptera frugiperda’nın üreme gücünün yüksek olması, döl süresinin kısa olması ve yüksek bir dağılım kapasitesine sahip olması, yeni bölgelere yayılma ve adapte olmasını kolaylaştıran en önemli faktörlerdir. S. furgiperda erginlerinin bir gecede 250 km mesafe kat edebildiği saptanmıştır. Batı Afrika'da 2016 yılında ilk kez kaydedildikten sonra, sadece üç yılda kıtadaki çoğu bölgeye ve Asya’nın bazı bölgelerine hızla yayılmıştır. EPPO bölgesinde S. frugiperda’nın ilk tespiti 2019 yılında Mısır'da yapılmış, ardından 2020’de Güney İsrail ve Ürdün ile devam etmiş, sonrasında 2021 yılında Suriye’de tespit edilmiştir. Ülkemizde ise ilk defa 2022 yılında proje ekibinin bazı üyeleri tarafından Adana’da tespit edilmiştir. Zararlı tespit edildikten sonra bölgede yapılan hızlı gözlemlerde Adana ve Osmaniye illerinin bazı ilçelerinde özellikle geç ekilen ikinci ürün mısırlarda zarar yaptığı belirlenmiştir. Ayrıca Adana’da 2023 yılında hem birinci hem de ikinci ürün mısırlarda zararlının larvaları bulunmuştur. Ülkemizde ilk defa Adana’da tespit edilen S. frugiperda’nın bölgemizdeki durumunun saptanması ve yaygınlığının belirlenip hızlı bir şekilde mücadele çalışmalarına geçilmesi gerekmektedir. Ülkemizde bu zararlı ile ilgili ülkedeki ilk kaydının yapılması dışında herhangi bir çalışma bulunmamaktadır. Bu proje ile S. frugiperda’nın mevcut durumunun ortaya çıkarılması, genetik yapısı ile zarar durumunun belirlenmesi ve mücadelesine yönelik çalışmaların yürütülmesi amaçlanmaktadır. Çalışma kapsamında zararlı ile mücadelede öncelikli olarak belirlenmesi hedeflenen konu popülasyonun ürün desenlerine göre (birinci ürün ya da ikinci ürün mısır) yoğunluğunun ve zararlının zarar oranlarının belirlenecek olmasıdır. Ayrıca, zararlı ile ilgili sürdürülebilir mücadele programlarının oluşturulabilmesi için potansiyel doğal düşmanlarının (parazitoit, avcı ve entomopatojenleri) belirlenmesi hedeflenmektedir. Son 10 yılda dünyanın her yerine yayılmış olan bu zararlının moleküler teknikler kullanılarak genetik özelliklerine bakılacak ve soyağacı oluşturularak dünya ırkları arasındaki yeri belirlenecektir. Son olarak ise ülkemizdeki mısır bitkilerinde zararlı Lepidoptera türlerine karşı güncel olarak kullanılan bazı etken maddelerin laboratuvar koşullarında zararlı üzerindeki biyolojik etkileri araştırılarak, elde edilen sonuçların doğrudan zararlının mücadelesinde kullanılması sağlanacaktır.